Sayfalar

30 Eylül 2013 Pazartesi

ANLADIM Kİ İŞİ SANAT ALLAH'I ARAMAKMIŞ. MARİFET BU, GERİSİ YANLIZ ÇELİK ÇOMAKMIŞ.(NECİP FAZIL KISAKÜREK)

ANLADIM Kİ İŞİ
 SANAT ALLAH'I ARAMAKMIŞ.
MARİFET BU,
 GERİSİ YANLIZ ÇELİK ÇOMAKMIŞ.(NECİP FAZIL KISAKÜREK)


Ressam renklerde yoklar,O’nu
Göremezse  noktadan başlayarak,şekillere kayar gözleri.
 Oda olmazsa dans eder motifler,desenler,figürler,manzaralar.
Ressam hayal edemezse.
 Görebildiklerini taklit eder durmadan…

Yazar kelimelere sorar
Nerdedir diye?
Harflerde arar,cümlelere bakınır.
Anlamaya çalışır Furkanı,
Anlamaya, anladığını anlatmaya çalışır.
Cümlelerin gizli dehlizlerinde koşarak.
Anlatabilmek bazen öykü, bazen şiirdir onun için.


Hattat harflerin yolculuğuna tanık olur,
 Severek sevinerek.
Kurutulmuş bir kamışı, kağıt üstünde,
 O’nun adını yazdırabilmek  için gezdirir de gezdirir.
Kalemin sihrine müşahid olur bizede müşahidlik ettirir.



Neyzen  üfürürken neyi Huu der
Hu Hu Hu..
Hu diyemeyen üfleyemez neyi
Hu derken gönüle sorar
Gönlüne Hu neredesin der.
Derken gönül titrer.
Hu,Hu,Hu….


Binlercesini yapabilirken,
Tek güzeli bulabilmekti ebrucunun emeli,
Bir daha yapamayacağı
Tek ve Bir olanı
Yalnız bir olanı yapabilmek…

Yalnız bir olan içindi bütün sabır,emek,sevgi,aşk…...................



RANA SULTAN

22 Eylül 2013 Pazar

İNSANNN

İNSAN

Karanlıklar içinde bir nur,

Kalabalıklar içinde yalnız,
Gürültüler içinde bir ses,
Sahilde bir kum tanesi,
Rengarenk gökkuşağında flu bir renk,
Okyanusta bir damla,
Gökyüzünde yıllar önce parlayan yıldız,
Vücutta bir hücre,
Sonsuz zamanda bir an,
Aşıkların kalbinde atan çarpıntı,
Gurbet analarının gözlerindeki bir damla gözyaşı,
Doğduğunda yalnız ağlayan,
Öldüğünde tek başına kabire konan,
Çokluklar içinde bir hiç,
Sonsuzluk içinde bir,

Yaratılmışlar  içinde bir kul…………….



                                                   RANA SULTAN

''Kur'an'ın ilk emri''


''Kur'an'ın ilk emri''kitabını okumaya başladım.Kitaptan alıntılar aşağıdadır.






Kur'ân varlığı Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) üzerinden okur. Hz. Muhammed (aleyhissalâtu vesselâm) hayatı Kur'ân üzerinden okur. Öyleyse okumak, hayatın Kur'ân üzerinden Muhammedîleşmesi, varlığın Hz. Muhammed üzerinden Kur'ânlaşmasıdır.

Kur'ân; okunmak ve hayata rehber olmak üzere indirilen sonsuzluk güftesi...

Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem); okuyan, hayatı Kur'ân'da, Kur'ân'ı hayatın içinde okumak üzere gönderilen... Kur'ân'a hayat, hayata Kur'ân olan, Kur'ân'la yeni bir hayat kurmak üzere gönderilen ve sonsuzluk güftesinde hayatı besteleyen zat...

21 Eylül 2013 Cumartesi

NEFSİN ARZUSUNU İLAH EDİNMEK




“Kendi nefsinin arzusunu kendisine ilah edineni gördün mü? Ona sen mi
vekil olacaksın?” (Furkân, 25/43)


NEFSİN ARZUSUNU İLAH EDİNMEK

“İlah” veya “tanrı” kendisine ibadet, yani kulluk edilen şeydir. Hak veya batıl her
mabuda/ibadet edilene, ilah/tanrı denir. Hak ma’bud ise sadece Allah’tır. “Heva” da;
“nefsin, akıl ve din tarafından yasaklanan kötü arzulara karşı olan eğilimi” demektir.
Bunun için dinimizde emredilen ve yasaklanan hususlar karşısında kayıtsızlık gösterip
kendi heva ve arzularımıza uyarak şeytan ve gayrimeşru nefsanî isteklerin peşine
düşmek söz konusu âyette “hevayı/arzuları” ilahlaştırmak olarak zikredilmiştir.
İnsanı diğer varlıklardan farklı kılan, onun her türlü davranışlarına anlam kazandıran
ve ilahî emirler karşısında sorumlu kılan aklıdır. Fakat akıl, sadece bilinmesi
mümkün olan şeyleri bilme ve anlama gücü, iyiyi kötüden ayırt etme kabiliyetidir.
Dinin kaynağı/temeli ise akıl değil vahiydir.
Kur’an’da, biz müminlerden aklımızı kullanarak hem kendi hevalarımıza hem
de kâfir, zalim, Hak yoldan sapmış ve kalpleri mühürlenmiş kimselerin hevalarına
uymamamız istenmiştir. Bizleri yaratan, yaşatan ve rızık veren yüce Rabbimiz;
kendisine nasıl inanacağımızı, kulluk görevlerimizi nasıl yerine getireceğimizi ve
sonsuz hayatı nasıl kazanacağımızı Kur’an ve Peygamberimiz (s.a.s) aracılığıyla bize
bildirmiştir. Bu itibarla her konuda olduğu gibi, nefsimizin arzu ve hevasını değil
de Allah’ı nasıl ilah edineceğimizin ve O’na nasıl kulluk edeceğimizin ölçüsü için de
yüce kitabımız Kur’an’a ve Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.s)’nın sünnetine/
yoluna bakmamız, anlamamız ve inanmamız gerekir.
Öyleyse “Allah’ıma ve O’ndan gelene O’nun istediği şekilde inandım. Allah’ın
Elçisi Peygamberim Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)’a ve ondan sahih olarak gelene
de onun istediği şekilde inandım” diyerek bize gelenleri kayıtsız şartsız kabul et-
memiz mümin olmamızın gereğidir. Dolayısıyla Allah’a kul olmak da kendi arzu ve
isteklerimize göre değil, O’nun koyduğu ölçülere göre olacaktır. Çünkü bu ölçüleri
koyma hak ve yetkisine sahip olan sadece O’dur. Bizi yaratan Rabbimiz dünya-ahiret
mutluluğunu nasıl elde edeceğimizi en iyi bilendir:
“Yaratan bilmez mi hiç? O, en gizli şeyleri bilir, (her şeyden) hakkıyla haberdardır.”
(Mülk, 67/14)
Şunu unutmayalım ki, Kur’an’da yer alan ne varsa ve bize Peygamberimiz
(s.a.s)’den sahih olarak ne ulaşmış ise hikmetini anlasak da anlamasak da hepsine
inanmamız ve gereğini gücümüz yettiğince yerine getirmemiz temel görevimizdir.
Aklımızı dinimizle birleştirirsek duygu ve düşüncelerimizi iyiye, doğruya, güzele,
tek kelimeyle meşru çizgiye ulaştırmış, yaratılanla yaratan arasındaki kulluk ve ilahlık
irtibatını sağlamış ve “nefsimizin arzusunu ilah edinmiş” olmaktan kurtuluruz.
Ancak sadece arzu ve ihtirasları, bedensel hazları, geçici istekleri ve menfaatleri dikkate
alarak bir hayat sürmek bunları putlaştırmak anlamına gelir. Bu durumdaki
kişileri Peygamberimiz (s.a.s) dâhil kimsenin kurtaramayacağı söz konusu âyetin
sonunda vurgulanmaktadır:
“Ona sen mi vekil olacaksın?”
Yani ona vekil olamazsın, üzerine vekil olup da kurtaramazsın.

16 Eylül 2013 Pazartesi

ZİL ÇALDI, OKULLAR AÇILDI.

SELAMÜN ALEYKÜM YARENLER...


Evet okullar açıldı.
Bugün okullar, bütün yazı okula yeniden gelmek için sabırsızlıkla bekleyen yavruların sesiyle çoştu.Yavrular koşarak,heyecanla,sabırsızlıkla,gülerek geldiler.
Onlar bizleri, biz onları çok özlemişiz.Sarıldık, koklaştık,gülüştük, hasret giderdik..
Özlemişim zilin sesini,çocuk çığlıklarını,kalabalığı,gürültüyü,koşuşturmayı..
Çocukların masumiyeti,saflığı,gülücükleri insanı pozitif duygular içine katıyor...Hayat bu masumiyetten,saflıktan ve gülücüklerden oluşsa diyorsunuz...Saf ve masum gülücükler....
Aslında onlara öğrettiğiniz kadar siz de öğreniyorsunuz onlardan.Ne kadar sevgi verirseniz o kadar alıyorsunuz sevgiyi.Sevgi paylaşıldıkça çoğalıyor kalplerde...
 Eğer sevemezseniz başka küçük kalpleri, o küçük kalplerde sizi sevmiyor.Ve sizin verdiğiniz hiçbir bilgiyi kabul etmiyor zihnine...Zihinlerde küçük bir not bile bırakmak istiyorsanız  sevgiyle yoğurmadan bırakmayın..


Sevgiyle yoğrulmuş bir yıl geçmesi temennim...

15 Eylül 2013 Pazar

LİMON AĞACI KİTABIM NİHAYET BİTTİ.

SELAMÜN ALEYKÜM YARENLER...

Evet sonunda Limon Ağacı kitabını  bitirdim.Sonunda diyorum çünkü başlayalı o kadar uzun zaman oldu ki ben bile hatırlamıyorum.Kitap hakkındaki fikrimi sorarsanız.
  Öncelikle tarih  kitabı okumayı sevmiyorsanız hiç başlamayın .Kitap baştan sona İsrail-Filistin tarihini anlatıyor.Kitabın sıkıcılığı bundan sürekli tarihler,yer isimleri,kişi isimleri,olaylar birbirine karışıyor.Unutmayayım aklımda kalsın diye uğraştıkça ayrıntıya takılıp geneli unutuyorsunuz.(Yarım bırakmamak için kendimle çok mücadele ettim.İnternetten kitapla ilgili diğer yorumları okuyunca, okuyan herkesin böyle düşündüğünü gördüm.)
  Kitabın kendi içindeki yorumlarından içinde bir aşk hikayesi de var diye düşünüyorsunuz ama böyle bir hikaye yok.
 
  Bunlara rağmen eğer İsrail neresidir ,kimlerden oluşur,Filistinliler kimdir, neden sürekli bir savaş içindedirler,İntifada ne demektir,FKÖ nedir,Arafat kimdir,Filistinliler neden mazlumdur,Orta Doğu da neler olmuş diyorsanız  bunlar hakkında hiçbir bilgim yok diyorsanız mutlaka bunu okumalısınız. Kitap tarafsız yazılmışa benziyor.Tabi biz ince ayrıntıları bilemiyoruz. Kitabın özetini buraya yazmayacağım.Yalnızca şunu belirtmek istiyorum.Kitapta İsrailliler yahudi kimlikleriyle,bir  yahudi ülkesi meydana getirebilmek adına dünyanın dört bir tarafından gelip Filistin topraklarını işgal ederken, Filistinliler toprak mağduru olarak gösterilip müslüman kimlikleri ortaya çıkarılmamış.Yani Filistinliler müslüman oldukları için zulüm gören, katledilen mazlumlar değillermiş gibi.Onlar sadece topraklarını geri almaya çalışan bir milletmiş gibi gösterilmiş.Bilmiyorum belki de ben böyle hissettim.
  Bu kitabı gerçekten çok zor bitirdim.Ancak Orta Doğu ile ilgili bilmediğim birçok bilgiyi burada bulabildim.Zor da olsa iyi ki okumuşum dediğim bir kitap oldu.

ALLAH'IN RAHMETİ VE BEREKETİ ÜZERİNİZE OLSUN.
 







14 Eylül 2013 Cumartesi

PAZAR KAHVALTISI İÇİN PEYNİR TOPLARI


PEYNİR TOPLARI

MALZEMELER:
Bir kalıp beyaz peynir
2-3 kaşık zeytinyağı
1 diş sarımsak
Pul biber
Maydonoz


YAPILIŞI:
Sarımsağı  eziyoruz.Peyniride çatalla eziyoruz.Maydanozu ince ince kıyıyoruz.Sarımsağı,zeytinyağını,peyniri,maydanozu ve pul biberi iyice karıştırıp top haline getiriyoruz.


AFİYET OLSUN...

İYİ PAZARLAR.... 

PATLICAN VE KIRMIZI BİBERLİ EZME

SELAMÜN ALEYKÜM YARENLER....

Bu hafta sonu  sizlere,geçenlerde yaptığım ve çok lezzetli bir ezme tarifiyle geliyorum.Öncelikle hafta sonunuzun güzel ve bereketli geçmesini temenni ediyorum.


MALZEMELER:
(Ölçü  belirtmiycem size kalmış neyi ne kadar severseniz)
patlıcan
kırmızı biber
zeytinyağı
sarımsak
acı biber salçası
sirke
tuz 
istediğiniz baharat


YAPILIŞI:

Patlıcanı ( ben ocakta közledim)közlüyoruz, temizliyoruz.Kırmızı biberleride fırında közlüyoruz ve kabuklarını soyuyoruz.Temizlediğimiz patlıcanları ve kırmızı biberleri ayrı ayrı  rondodan  geçiriyoruz.Rondodan geçirdiğimiz patlıcan ve biberleri bir kaba alıp içine ezdiğimiz sarımsakları,zeytinyağını , biber salçasını,birkaç damla sirkesini  ve dilediğiniz baharatları koyup karıştırıyoruz.
Bu ezmenin fazlasını dondurucuda muhafaza edebilirsiniz.

AFİYET OLSUN.



8 Eylül 2013 Pazar

MENEMENLİ TART

SELAMÜN ALEYKÜM

İyi akşamlar yarenler;
 Bugün sabah kahvaltı da denediğim ve eşimin de çok beğendiği bir tarif vermek istiyorum.Aslında tarif sevgili Gül i nisan mutfağı.blog arkadaşımın karamelize soğanlı peynirli tart tarifinden.Gül arkadaşımın tartının üstüne ben menemen yaptım.Çok leziz oldu.İyi ki denemişim dedim yani...
Fotoğraf güzel olmayabilir ama tadı çok nefis denemenizi isterim.(Gül Hanımcım hakkını helal et  bazı kısımları senin  postundan kopyala yapıştır yaptım.:))


hamur malzeme listesi:
1 adet yumurta
yarım çay bardağı zeytin yağı
50 gr tereyağı(2-3 çorba kaşığına karşılık )
1 çay bardağı süt
tuz
1 çorba kaşığ sirke
un
yarım paket kabartma tozu

üst malzeme listesi:
1 adet kırmızı soğan

2 adet sivri biber

2 adet domates

2 adet yumurta

1 çorba kaşığı zeytinyağı
1 tatlı kaşığı tereyağı


yapılışı:
-yumurtayı yoğurma kabına alalım.
-üzerine soğuk tereyağını,zeytin yağını ilave edelim..
-süt,sirke,tuzunu,kabartma tozunu koyalım ve diğer malzemeler girmeden şöyle bir karıştıralım..
-iki undan da azar azar ilave ederek yoğurmaya başlayalım.
-yoğrulan hamuru iki yağlı kağıt arasına koyalım ve merdane yardımı ile açalım.
-açılan hamuru dinlenmesi için buzdolabına kaldıralım..

üst malzeme yapılışı:
-soğanları piyazlık doğrayalım.

                                       -biberleri doğrayalım.
                   -zeytin yağını ilave edelim ve kavurmaya başlayalım.

-kavrulan soğanların içine domatesleri ilave edelim ve tencerenin kapağını kapatalım..
-Menemenin  çok iyi pişmesi lazım.
-karabiberini serpelim.
-tencerenin altını kapatalım ve soğumaya bırakalım..

buzdolabında beklettiğimiz hamuru alalım..kalıba göre ayarlayalım ve üzerine menemeni koyalım.. ve 200 derecelik fırına verelim.

Pişmesine 10 dakika kala yumrtaları da kıralım.



Afiyet olsun...Sağlık ve selametle....



ROKA SALATASI

ROKA SALATASI

Balığın yanında çok güzel bir salata...


MALZEMELER:

Roka
Yeşil Soğan
Maydonoz
Domates
Salatalık
Limon
Zeytinyağı

Afiyet bal şeker olsun...



ESMA-ÜL HÜSNA DUALARIM




ESMA-ÜL HÜSNA  DUALARIM


Ya Semi
Yâre açık yâre, yâre açmaya yâre ne hacet
Feryadım duyulur aşikâre dile dökmeye ne hacet
Güllerim döndü hare, hare küsmeye ne hacet
Dil avare dudak biçere harelenmeye ne hacet
Ya Basir
Körüm körlüğüme bile,
Körüm gördüğüme bile
Körüm gösterdiklerine bile
Vaat ettiğin cennetine bile körüm
Senin görmenle görür cümle gözler
Aç gözlerimi...





YA RABBI!
Ya Rabbi! Seni tarif etmektedir bütün güzel isimler
Sen güzel isimlerini asikar etmezsen ruhum karanlikta kalir
Esmaül Hünsa’na sahit yaz beniALLAH(cc)!
Sensin Allah(cc) sanadir kullugum
Sendedir çarem seninledir varligim
Seni arar ruhum seni anar kalbim
Baskasina degil sana muhtacim
Baskasini degil seni çagiririm
Baskasi yaratilmistir sen yaradansin
Baskasi devamsizdir sen daimsin ve daim eyleyensin
Baskalari muhtaçtir sen ihtiyaçsizsin ihtiyaçlari görensin
Baska ilah yok sen Allah(cc)’sin
Sen ki esi benzeri olmayansin
Sen ki bütün eksiksiz sifatlarin sahibisin
Cemaline çevir yüzümü baskasina ragbet ettirme kalbimi

Ya Rahman!
Sen öyle rahmet edersin ki rahmetinin bir cilvesi cennetim olur
Rahmetinden bir parilti sonsuz mutlulugumdur
Rahmetinin bir damlasi herkesin rizkina kefil olur
Su çorak gönlüme merhametini indir
Su fani ömrümü sonsuzluga eristir

Ya Rahim!
Öylesine rahimsin ki kulagini sözüme muhatap eylersin
Aklima vahyinle tenezzül edersin
Öylesine Rahimsin ki istendiginde zaten verirsin
Istenmediginde de lütfedersin
Öylesine Rahimsin ki hak edene hepten verirsin
Hak etmeyene bile çok bahsedersin
Öyle Rahimsin ki dünyayi bu kadar güzel eylersin
Ahireti ondan daha güzel eylersin
Ya Rabbi! Korkudan emin eyle beni
Yüzünden azad eyle kalbimi
Atesten uzak eyle beni
Hicrana düsürme kalbimi
Rahmetinin rahmine al beni
Merhametinin kucagina al kalbimi


Ya Melik!
Kimsenin kimseye fayda vermedigi gün hüküm senin
Gökler yarilirken sahibim sensin
Yildizlar dagilirken sahibim sensin
Varligim bana ait degil varim yogum senin
Elimde olanlar benim degil sahiplendiklerim de senin
Yokluga düsürme beni an senin
Darlik verme kalbime mekan senin

7 Eylül 2013 Cumartesi

BUGÜNNNNN.....

 
SELAMÜN ALEYKÜM YARENLER....
 Ne yazacağımı bilmeden çıktım karşına monitorun.Bilmiyorum.Ne yazzıcam.sabahtan beri bişey yapmadım.Özel bir yemek yapmadım.Bir yerlere gezmelere çıkmadım.Güzel bir filmde izlemedim.Kitabım yarım, bitirmek için elime bile almadım.Telefonla uzun uzun konuşacak kimsem de yok olsada konuşmak hiç istemiyorum.Hele temizlik hiççç yapmadım.Sanırrım bugün ki lüksüm hiçbişey yapmamak.Bazen böyle oluyor.Çok ilginç hiç sıkılmadım.
  Rabbim yar ve yardımcımız olsun.
KALIPTA KURABİYE

 Bunları Baran'ın doğum günü için hazırladım.O kadar bereketli oldu ki çeşit çeşit 
kurabiyeler yaptım.





MALZEMELER:
·                1 su bardağından biraz fazla pudra şekeri
·                     125 gr. tereyağı
·                     1 yumurtanın sarısı
·                     1 çay bardağı sıvıyağ
·                     3 yemek kaşığı yoğurt
·                     1 su bardağı nişasta
·                     3 su bardağı kadar un
·                     yarım paket kabartma tozu
·                     1 paket vanilya
·                     2 yemek kaşığı kakao

·                     Arzuya göre yarım portakal kabuğu rendesi

YAPILIŞI:
·                     Kakao ve un haricindeki malzemeleri karıştırın.
·                     Unu yavaş yavaş karışıma ekleyerek yoğurmaya başlayın.
·                     Hamur hâlâ çok yumuşakken bir kısmını başka bir kaba ayırın.
·                     Ayırdığınız kısma kakaoyu katın, biraz daha un ilave ederek ele yapışmayan yumuşak bir hamur elde edin.
·                     Hamurun diğer kısmınada yine un ilave edip normal kıvamına getirin.
·                    Sade hamurdan  bir parça alıp merdane yada oklava ile açın.Kalıpları bastırıp ağlı kağıt olan tepsiye koyun.Kalıbın şekline göre kakaolu hamurdan göz,kuyruk vb (süslemek için gerisi size kalmış)
·                     150 derecelik önceden ısınmış fırında hafif pembeleşene kadar pişirin. Şükrünüz bol olsun.



Bunlarda kalan kakaolu ve sade hamurdan iki renkli kurabiye




ALLAH'A EMANET OLUN.....





Edam Kurabiyelerinin Farklı Kombinasyonları

SELAMÜN ALEYKÜM.....

    Geçen haftalarda yaptığım Edam kurabiyelerden bir kısmını  fazla olduğu için ayırmıştım.Bu kalan kurabiyeleri çikolata üstüne gevrek değilde bir kısmına gül reçeli ve çilek reçeli gevrek denedim çok güzel oldu.Denemenizi tavsiye ederim.Onlarda böyle oldu...



Veee çayın yanında.....

6 Eylül 2013 Cuma

YARADILANDAN YANSIMALAR

YARADILANDAN YANSIMALAR

   Bu fotolar benim objektifimden amatörce amatör bir makineden çekildi.Ancak ben çok beğendim. Sizinle paylaşmak istedim...Fotolar son bir hafta içinde çekildi.Hamdolsun ki bu güzellikleri görebileceğim bir memleketteyim.(Bilen bilir  bu güzellikler daha çok Tünektepe'den....):)

















Onlara çeşit çeşit rengi,şekli,kokuyu,dokuyu,duyguyu veren kurban olayımmmmm.........




4 Eylül 2013 Çarşamba

UÇMAK GELDİ İÇİMDEN....






BiR GaRiP YoLcu
UÇMAK GELDİ İÇİMDEN
Uçsuz bucaksız ovalara,balta girmemiş yemyeşil ormanlara,masmavi durgun denizlere....
Aslında
Aslında aşka uçmak,aşkla uçmak...


Ama dedi ki;AŞKA UÇMA KANATLARIN YANAR... (Sadi ŞİRAZİ)

BiR GaRiP YoLcu

Sonra


BiR GaRiP YoLcu

AŞKA UÇMADIKTAN SONRA KANATLAR NEYE YARAR?dedi. Hz.MEVLANA 
BiR GaRiP YoLcu

Ve sonra Yunus geldi meydane

BiR GaRiP YoLcu

AŞKA VARDIKTAN SONRA KANADI KİM ARAR?

BiR GaRiP YoLcu

UÇMAK GELDİ İÇİMDEN
(Not:Nacizane kendi acemi objektifimden)

HAYATTAN BİR NEFES ÇAL...

Bir nefes al....
Dur ve düşün...
Kendin için
Ne yapıyorsun?
Aslında ne yapman gerekirken 
sen ne yapıyorsun...


Hayatı dolu dizgin imanını güçlendirerek,tefekkürünle,sabrınla,şükrünle,sevginle,ibadetlerini eksiksiz yapmaya çalışman gerekirken..
Sen hayatını dolu dizgin nerelerde geçiriyorsun..

Tv karşısında magazin,dizi izlerken mi?
Yoksa çarşı da o kombinim bu kombinim diyerek mağaza mağaza dolaşırken mi?
Yoksa  zamanını benin hayatım çocuklarım diyerek sana  emanet edilen o çocukları kurstan kursa servisçilik yaparak mı geçiriyorsun.
Bir nefes al....
Dur ve düşün...
Ne yapıyorsun?
Belki de bu durup düşünmeleri çok sık yapmalıyız hayatımızda.Hayat muhasebemizi çok sık tekrar etmeli ona göre düzenlemeliyiz hayatı
  Şu an ölürsem sırt çantamda neler var neler yok diye çantamızı sık sık boşaltıp tekrar düzenlemeliyiz.Şunlar eksik şunları tamamlamak gerekir demeliyiz.
RABBİM YOLUMUZU AYDINLATSIN.SIRT ÇANTAMIZDAKİ ERZAKI BOLLAŞTIRSIN...İNŞAALLAH